5 Aralık 2009 Cumartesi

ACISIYLA tatlısıyla Oaxaca (Wa-ha-ka)


Karnınız mı acıktı? Hiç üşenmeyin, orta Amerika’nın bu en güzel şehrine gelin. İster mole sosunda bistec (et sote gibi) sipariş edin, ister bir haftalık mükemmel yemek kurslarına gelip bu lezzetleri daimi kılın kendi bünyenizde…

Karıcığımın da bahsettiği üzere zor bir transportasyon sonunda ulaştık Oaxaca’ya. 9 saatlik zorlu bir yoldan sonra bünyemiz yorgun düşmüştü. Bu lezzet kentinde, kahvaltı ile başlayan günümüz, Zocaloya varınca bayrama dönüşüverdi…
Birasından mı tatsak yemeğini mi mideye gümletsek şeklinde aklımız ve midemiz karıştı sanat dolu sokaklarda. Merakınıza son verip neler tükettik neler içimsel olabilir sizler ile paylaşayım istiyorum;

Ne Nerede ve Nasıl?


Zocalo ya uzak ve yerel bir mekanda yemenizi bütçesel anlamda öneriyoruz. Nereye mi gideceksiniz? Biraz tabana kuvvet zocaloya 5-6 dakikalık uzaklıktaki Mercadoya yürümek sureti ile ulaşınız. Ulaşma eylemi sırasında küçük tükkanlarda çikolata ve mezcal (%100 alkole varan, meyve aroması ile birlikte hafifleyen, yerel afrodizyak likörümsü içki. Ek bilgi: sek olarak lime ve kırmızı toz biber ile tüketilebilinir tabi yiyorsa) gözlemleniyor, ama hevesinizi mercadoda yiyeceğiniz mükellef yemek sonrasına saklayınız. Mercadoya girdikten sonra birçok İspanyolca teklifi kulak arkası edip en yerel ve Oaxacan yazılı açık lokantaya oturunuz. Oaxaca’ya özgü mole sosunda bistec (salsa sosu olmamasına tikkat edilmeli, aksi durumda yanarsınız karışmam) ya da mole sosunda pollo (tavuk) sipariş ediniz. Ağız yanması durumuna karşı aqua de fresca yı ( meksikanın binbir meyvesinden elde edilen, bildiğimiz taze sıkılmış meyve suyu) önemle siparişinize ekleyiniz. Biz kişisel olarak aqua de jamaica sempatizanı olduk ama sizler deyenimsel yaklaşıp herhangi bir aqua de fresca sokabilirsiniz midenize…

Acılı ya da acısız ve fakat lezzetli bir yemek sonrası, çikolata ve mezcal edinerek zocaloya tıpış tıpış dönünüz. Şehre doyduktan sonra tabanlarınızı rahatlatmak amacı ile zocaloda katedrale bakan bir cafeye oturup bira söylemenizi şiddetle tavsiye ediyoruz. Biz müstakbel minik özel ailesi olarak moleno grubu biralara bayıldık. Ben bireysel koyu bira sever olarak Negro Moleno’yu tükettim.

Dipnot olarak; biranın yanında getirdikleri fıstıklara tikkatli davranın… Tüketim esnasında silikonlu ve sızlayan dudaklara sahip olabilirsiniz… Şimdiden afiyet olsun…

3 yorum:

  1. oh oh afiyet şeker olsun:))

    Tansu, bu şahane yemekleri hüpletirken umarım ara sıra tariflerini not alma imkanın olur da (ah ah ne olurdu biraz daha ispanyolca bileydiniz:)) dönünce bize de pişirirsin:))

    bu arada blog'unuzdaki saati, yerel saat yapsanıza;)

    harikasınız, devam devam:)

    YanıtlaSil
  2. saat konusuna katılıyorum,şu haliyle pek ilgi çekici değil.
    hüseyin

    YanıtlaSil
  3. Bakıyorum da şimdiden dayanmışsınız mideye. Ben de dün 4 isveçli 1 avustralyalıya balık yemeyi öğrettim. Taptaze mercanlara bir daldık anlatamam. 5 tam kelle tükettim (arkadaşlar yemedi kelleleri).
    Ben gelince ne yiyeceğim oralarda? Biraz ön keşif yapın bakalım. Öpüyorum, saygılar...

    YanıtlaSil